Aylardır ortalığı kasıp kavuran Corona Virüsü (COVID-19), Malta’da bulunan herkesin tahmin ettiği gibi buraya da ulaştı. İlk vaka 8 Mart 2020 Pazar günü 12 yasındaki küçük bir kız çocuğu olarak onaylandıysa da, virüsün paniği haftalar önce, virüs İtalya’da ilk görüldüğünde başlamıştı zaten. Malta’nın ticari olarak İtalya’yla çok içli dışlı olması, çok fazla İtalyan turist geliyor olması ve tabii ki Maltalıların da İtalya’yı çok fazla ziyaret ediyor olması virüsün er ya da geç buraya geleceğinin en büyük habercisiydi.
Haftalar boyunca İtalya uçuşlarının durdurulması için halk tarafından çok baskı yapıldı ama ne Rynair ne de Air Malta uçuşlarını iptal etmedi. Bir süre sonra İtalya hükümeti ülkenin kuzeyine uçuşları durdurunca onlar da durdurmak zorunda kaldı. Fakat o zamana kadar bir sürü insan çoktan İtalya’nın kuzeyinden Malta’ya gelmiş ve yine bir sürü Maltalı İtalya’nın kuzeyine herhangi bir sebepten dolayı gitmişti bile.
Havaalanına termal kameralar yerleştirildi vs. ama ne kadar ise yaradı hiç birimiz bilmiyoruz.
Dediğim gibi virüsün buraya geleceği çok açıktı ve bunun için muhakkak önlemler alınması gerekiyordu fakat Malta Devlet Hastanesi Mater Dei’de çalışan hemşireler “virüs için hazır değiliz” açıklaması yapınca ortalık daha da çok karıştı. İnsanlar Lidl başta olmak üzere bütün marketlerin raflarını boşalttı. En gereksiz ürünleri bile (cips, kola gibi) olası bir karantina durumuna karşı evlerine depoladılar.
Gün itibariyle (11.03.2020) Malta’da Corona Virüsü vaka sayısı 6’ya çıktı. 6, ilk duyulduğunda kulağa çok da büyütülmemesi gereken bir rakam gibi gelebilir fakat ülkenin boyutunu ve nüfusunu göz önünde bulundurunca pek de azımsanmaması gerektiğini düşünüyorum.
Peki şu an Malta’da günlük hayat nasıl ilerliyor?
Hükümetin “paniğe gerek yok, her şey kontrol altında” açıklamalarından dolayı hayat hiçbir şey yokmuş gibi devam ediyor. Okulların tatil edilmesi gibi bir durum söz konusu değil ve İtalya hariç diğer bütün uçuş noktalarına da uçuşlar normal seyrinde devam ediyor.
Dün (10.03.2020), Luqa şehrindeki bir okulun müdürü öğrencilerden birinin geçtiğimiz haftasonu Sicilya’ya gittiğini öğrenince bütün velileri arayıp çocuklarını okuldan almalarını söylemiş ve tabii ki bütün veliler paniğe kapılıp okula hücum edince küçük çaplı bir kriz yaşanmış.
Bütün bunları duyunca, biz de arkadaşlarımla beraber geçtiğimiz haftasonu için planladığımız Sicilya gezimizi iyi ki iptal ettik diyoruz zira bu aralar sosyal baskı, virüsün kendisinden daha çok zarar veriyor hepimize.
Başlıkta da sorduğum “Malta’ya sehayat etmek güvenli mi?” sorusunun cevabına gelince; dediğim gibi günlük hayatımızda herhangi bir değişiklik yok. Panik olan çok fazla insan var ama aynı zamanda hükümet tarafından herhangi bir özel hal ilan edilmediği için herkes günlük işlerine normal olarak devam etmek zorunda. Ne Türk hükümeti ne de Malta hükümeti iki ülke arasında herhangi bir seyahat sınırlaması getirmediği için ben de Malta’ya seyahatin bu yazıyı yazdığım an itibariyle güvenli olduğunu düşünüyorum fakat tabii ki her yerde bahsedildiği üzere sık sık el yıkamak vs. gibi kişisel önlemlerimizi alarak.