Guzel demek yetersiz kalir bu sehir icin, cennet gibi yer! Buyuleyici!
Pesin pesin belirteyim, Guney Afrika ulkesi Turkiye pasaportuna sahip Turk vatandaslarindan vize istemiyor o yuzden pasaportunuzu cantaniza atip gonul rahatligiyla vize var mi yok mu diye dusunmeden yola cikabilirsiniz.
Ben sehir merkezine hop on hop off otobusunden gordugum kadarinin disinda hic gitmedim cunku hem zamanim yoktu hem de yapacak cooook daha guzel seyler vardi.
ilk once kaldigim(iz) yerlerden baslayayim.
1 gece Icon Luxury Apartments’da (adinda luxury gectigine bakmayin, bildigimiz normal eli yuzu duzgun self catering apart oluyor kendisi), sonraki 6 gece de Harbouredge Apartments’ta kaldik. Ikisi de home from home isimli firmaya ait, ikisi arasinda en begendigim Harbouredge oldu zira hem V&A’ye (buna sonra gelicez) sadece 20 dakika yurume mesafesinde, hem de 2 banyosu ve tuvaleti var boylece 4 kisi kalinan bi yerde dakilarca iseme sirasi beklemek zorunda kalmiyorsunuz. : )
Nerden baslasam neresini anlatsam bu her bi yani cennet olan memleketin bilemiyorum.
V&A Waterfront: Civil civil. Her yerden her sekilden insan mevcut. Onlarca restaurant, cafe, donme dolap, amfi tiyatro, muzik calanlar, dans edenler.. Hepsi burada. Bir de food market var ki icerisinde adami cileden cikaracak guzellikte envai cesit yiyecek icecek mevcut.
Hop on hop off: 2 gunluk mavi ve kirmizi hat bileti 270 rand (bugnun kuruyla 57TL), yaninda kanal turu, yuruyus turu vs. de hediye. Deger mi diye bir dakika bile dusunmeyin alin. Mavi hat sizi aklinizin alamayacagi kadar guzel yerlere goturecek (hout bay, camps bay vs. gibi) Yine mavi hat uzerinden giderken imizamo yethu diye bi yer goreceksiniz ki harabe goruntusu ve hikayesiyle bana cok ilginc geldi. “imizamo yethu ve koi koi yerlileri hakkinda daha fazla bilgi edin” diye de not aldim hatta telefonuma. (Bu arada otobusun icindeki kulakliklarda turkce dil secenegi mevcut.)
Boulders beach: Penguenlere tahsis edilmis alan. Zaten girerken de yaziyor burasi bir penguen barinagidir diye. Giris 50-70 rand arasindaydi net hatirlamiyorum ama deger. Gidin gorun. Bi suru neseli ayak (happy feet) tembel tembel uzanmis gunesin tadini cikariyor. Bazilari da gobegini gostermek suretiyle onu izleyenlere poz veriyor.
Cape point / Cape of good hope: Buraya da giris 50 rand diye hatirliyorum. Turla gitmenizi tavsiye ederim. Tepede bir deniz feneri var, yuruyerek gidip gelmesi 1 saat 30 dakika suruyor, yolun sonunda kicinizdan nefes almaya basliyorsunuz o yuzden en rahati finikulere binip gitmek ki bu da bi extra 50 rand tutuyor. (gidis-donus) Afrika’nin en ucundayim heyoooo diye Facebook’a fotografinizi eklemeyin cunku degilsiniz. Ayrica pasifik ve Hint okyanusu’nun birlestigi yer de sadece orasi degil false bay adi verilen kiyi boyunca her yerde birlesiyor bu iki okyanus.
Masa dagi: Kesinlikle sehrin en gosterislisi. Nereye giderseniz gidin size bir yanini gosteriyor muhakkak. Cok da iyi yapiyor. Adana’da Toros, Antalya’da Bey daglarinin golgesinde buyumus birisi olarak Afrika’nin daglari bir baska etkiledi beni. Havasindan suyundan ve ozellikle el degmemisliginden olsa gerek renkleri bile baska guzel bu daglarin. Not: Masa dagina cikmak icin teleferik biletinizi onceden alin upuzun kuyruga el sallayarak yukari cikin. kips. ; )
*Daga ciktiginizda bu sevimli hayvanciklari goreceksiniz ama gorunuslerine kanmayin zira kendileri yirtici bir hayvan oluyormus.
Robben island: nelson mandela hikayesi malum. masa dagi burda da gosteriyor kendini. hatta masa dagi ve robben island birinden digerini gorebileceginiz tek yerlermis. yani masa dagindan robben island’i, robben island’dan da masa dagini cok net gorebiliyorsunuz. buraya gitmek icin de tekne biletinizi onceden online alin ve 45 dakikalik yolculuga hazir olun. (bu arada hikayesi malum dedim ama hapisaneyi gezdiren rehberler daha once orada mahkum edilmis insanlar. mesela bizim rehber 6 sene kalmis orda ve bizi adaya goturen tekne mahkumiyetinden sonra onu da oraya goturen tekneymis. ilk dakikasindan son dakikasina kadar her seyi gercek haliyle gosteriyorlar. tur toplamda 3 saat suruyor.)
*Nelson Madela’nin 17 sene boyunca kaldigi hucresi.
Balina izleme (whale watching): Gitsek mi gitmesek mi diye cok kararsiz kaldik ama iyi ki gitmisiz. Cok rugarli bir gunde, acayip sallanan bir tekneyle uzuuun bir yolculugun ardindan bize selam vermek icin hooop diye takla atan yavru balina butun yol yorgunlugunu aldi goturdu. Hatta sonra gitti annesini ve baska birini daha cagirdi, 3’u bir oldu bol bol kendilerini gosterip fotograf cekmemiz icin poz verdiler bize. Ruya gibiydi… (tur icin 800 rand + tekne icin 650 rand odedik. azcik tuzluydu ama degdi)
Kirstenbosch botanik bahceleri: Aman allahim bu ne guzellik. Dagin eteklerine kurulmus, yemyesil, ucu bucagi gorunmeyen, bol oksijenli, binlerce cesit bitkili, hatta soyu tukenmekte olan bitkilerin koruma altina alindigi muhtesem otesi bir bahce. Yukarida bahsettigim mavi hatla gidebilirsiniz buraya. giris 40-50 rand olmasi lazim.
Sarap turu: Stollenbosch’a gittik. Giderken ne kadar muhtesem bi yere gidecegimizi bilmiyorduk. Sok olduk! Cape town guzel, burasi daha da guzel! Once kasabayi biraz gezdik sonra da toplamda 4 uzum bagina gittik. ilki tur seklindeydi, saraplarin yapim asamalarini gosterdikten sonra tadima geciyorlar, ikincisi sarap + cikolata tadimiydi, ucuncusu sarap + peynir tadimi ve dorduncusu sampanya + nugat tadimi. Gunun yarisinda sarhos oldugumuz icin rehberden bizi degisik bi yere goturmesini istedik, orda da temiz hava ve muhtesem manzaran dolayi bir daha sarhos olduk asfjsdf.
Ozet gec diyenler icin: Gidin! arkaniza bile bakmayin gidin! Daha benim yapamadigim bi suru sey vardir, siz yapin! Insanlari kibar (restaurantlarda garsonlar once kendilerini tanitip sonra ne siparis etmek istedinigizi soruyorlar), yemekleri on numara (springbok yemeyen bizden degildir!!11), havasi temiz, trafigi az… E daha ne olsun! “mizmizim ben her seyi yemem” diyenler icin de anatolia adinda bi turk restaurant’i var, oraya gidin.
yemeyin icmeyin paranizi biriktirin gidin buraya !!
Not: Fotograflar bana aittir.